15 Mayıs 2014 Perşembe

Avrupa’da Bulunan Fosil Örnekleri

Almanya'da Bulunan Fosil Örnekleri

Almanya haritası
Jeolojik araştırmalar Jura dönemi (206 - 144 milyon yıl) boyunca, Batı Avrupa'nın büyük kısmının sıcak, çok derin olmayan denizlerle kaplı olduğunu göstermektedir. Günümüzde bu bölgelerden, deniz canlılarına ait çok sayıda fosil elde edilmektedir.
Özellikle Almanya'da bulunan bazı fosil yatakları, Devoniyen ve Jura döneminde yaşayan canlılara dair çok detaylı bilgi edinilmesini sağlamıştır. Bu fosil alanlarından en önemlileri, Messel, Solnhofen, Holzmaden Oluşumları ve Hunsrückschiefer faunasıdır.
Hunsrückschiefer faunası, Paleozoik zamanda (543 - 251 milyon yıl) yaşayan canlılara ait çok çeşitli türde ve sayıda fosilin bulunduğu bir bölgedir. Bölgeden elde edilen fosiller çoğunlukla alt ve orta Devoniyen dönemine aittir. Hunsrückschiefer faunasının önemli özelliklerinden biri, tıpkı Burgess Shale'de olduğu gibi burada da, bazı canlıların yumuşak dokularıyla birlikte fosilleşmiş olmalarıdır. Bu durum bundan yüz milyonlarca yıl önce yaşamış olan canlıların sadece fiziksel yapıları değil, yaşam stilleri ve davranış biçimleri hakkında da bilgi edinilmesini sağlamaktadır.
Bu bilgiler, canlıların var oldukları her dönemde kompleks sistemlere sahip olduklarını, gelişmiş bir yaşam sürdüklerini göstermektedir. Canlıların sözde ilkelden komplekse doğru kademeli olarak gelişip evrimleştiklerini öne süren Darwinistler ise bu durum karşısında çaresizdirler. Çünkü tüm fosil kayıtları istisnasız evrim teorisini yalanlarken, Yaratılış gerçeğini bir kez daha teyit etmektedir.
Solnhofen, Messel Oluşumu
a) Almanya'daki önemli fosil sahalarından biri olan Solnhofen, çok sayıda fosilin elde edildiği alanlardan biridir.
b) Messel Oluşumu'nda yapılan fosil araştırmaları.
Holzmaden Oluşumu'ndan elde edilen fosiller ise, çoğunlukla derin sularda yaşayan canlılara aittir. Bu canlıların büyük kısmı, tüm organları ve iskelet yapılarıyla birlikte eksiksiz olarak fosilleşmiştir. Holzmaden'de de nadir rastlanan yumuşak doku fosiller elde edilmiştir. Solnhofen'den elde edilen fosiller ise genellikle, sığ körfezlerde, mercan ve sünger resiflerinde yaşayan canlılara ait fosillerdir. Solnhofen'de ayrıca, böcekler, bitkiler, kertenkeleler, timsahlar, kuşlar gibi kara canlılarına ait fosiller de bulunmuştur. Solnhofen'de çıkarılan fosiller arasında, en eski kuş türlerinden biri olan Archaeopteryx'in yedi farklı fosili de vardır.
Hunsrückschiefer, Schieferhalde, Stuttgart
Hunsrückschiefer ve Schieferhalde'deki kazı çalışmaları.
Büyük resim, Stuttgart yakınlarındaki Holzmaden fosil sahası,
erken Jura dönemine ait çok sayıda fosilin bulunduğu önemli kazı alanlarından biridir.
Almanya'da bulunan bir diğer önemli fosil yatağı ise Messel Oluşumu'dur. Geçmiş çağlarda yaklaşık 1000 metre derinliğinde, 700 metre genişliğinde bir göl olan Messel Oluşumu, Eosen dönemine (54 - 37 milyon yıl) ait çok sayıda fosil örneği barındırmaktadır. O dönemde tropikal iklime sahip olduğu bilinen Messel'de, bitkiler, kuşlar, yarasalar, sürüngenler, balıklar, kaplumbağalar, böcekler gibi çok farklı canlıların fosilleri bulunmaktadır.


karides ve fosili
Karides
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 145 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Eichstatt, Almanya
Karides, kabuklular alt filumuna dahil olan bir eklembacaklıdır. Vücudu kalsiyum karbonattan meydana
gelen bir zırhla kaplıdır. Gövdesi eklemlidir. Hem tatlı hem de tuzlu sularda yaşayan türleri vardır. Bilinen
en eski karides fosili yaklaşık 200 milyon yıl öncesine aittir.

Resimde görülen karides fosili ise 145 milyon yıl yaşındadır. Milyonlarca yıldır yapılarını aynen koruyan ve
herhangi bir değişime uğramayan karidesler, canlıların evrim geçirmediğinin yaşayan bir delilidir.

yılan yıldızı ve fosili
Yılan Yıldızı
Dönem: Paleozoik zaman, Devoniyen dönemi
Yaş: 390 milyon yıl
Bölge: Bundenbach, Almanya

390 milyon yıl önce yaşamış olan yılanyıldızlarının, bugünkü denizlerde yaşayan yılan yıldızlarından hiçbir
farkı yoktur. Aradan geçen yüz milyonlarca yıla rağmen değişime uğramayan yılan yıldızları, tarihin hiçbir
döneminde evrim yaşanmadığını göstermektedir.

kel turna balığı ve fosili
Kel Turna Balığı
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Messel Oluşumu, Almanya

Kel turna balıkları, Amiiformes takımından, Amiidae familyasına dahil olan bir balık türüdür. Diğer pek çok
balık türünde olduğu gibi, zengin bir fosil geçmişine sahiptir. Bilinen en eski örneklerden biri yaklaşık 150
milyon yıllıktır.
Elde edilen tüm fosiller, kel turna balıklarının milyonlarca yıldır aynı olduklarını, yani herhangi bir
şekilde evrim geçirmediklerini göstermektedir. Resimdeki 50 milyon yıllık kel turna balığıyla, günümüzde
yaşayanları arasında hiçbir fark yoktur.

kerevit ve fosili
Kerevit 
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 150 milyon yıl
Dönem: Solnhofen Oluşumu, Almanya

150 milyon yıl önce yaşamış olan kerevitlerin günümüzdeki kerevitlerden hiçbir farkı yoktur. Bu farksızlık,
evrimin olmadığının en önemli delillerinden biridir. Kerevitler hep kerevit olarak var olmuştur. Tüm canlılar
gibi onları da Allah yaratmıştır.

karides ve fosili
Karides
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 145 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Eichstatt, Almanya
Darwinistler on yıllardır süren araştırmalarına rağmen, evrimin gerçekleştiğini gösteren tek bir fosil bile
bulamamışlarken, evrimin hiçbir zaman yaşanmadığını gösteren milyonlarca fosil örneği vardır. Elde edilen
her fosil, canlıların var oldukları müddetçe yapılarında bir değişiklik olmadığını, aradan yüz milyonlarca yıl
geçse de canlıların aynı kaldıklarını göstermektedir.

Resimde görülen fosil örneği de, günümüzde yaşayan karideslerle, 145 milyon yıl önce yaşayan karidesler
arasında hiçbir fark olmadığının delillerindendir.

Kemikli Turna Balığı ve fosili
Kemikli Turna Balığı
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: Messel Oluşumu, Almanya
Bilinen en eski örnekleri yaklaşık 180 milyon yıl önce yaşamış olan kemikli turna balıkları birer yaşayan fosil
örneğidirler. Resimde görülen kemikli turna balığı fosili ise 54 - 37 milyon yaşındadır. On milyonlarca yıldır
aynı olan kemikli turna balıkları evrimi çürütmektedir.

yarasa ve fosili
Yarasa
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: Messel Oluşumu, Almanya
Milyonlarca yıllık yarasa fosilleri canlıların evrim geçirdiği iddiasını reddetmektedir. Bu fosillerin
gösterdiği gerçek, canlıları Allah'ın yarattığıdır.

Yılan yıldızı ve fosili
Yılan Yıldızı
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 150 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Almanya
Resimdeki yılan yıldızı fosili 150 milyon yaşındadır ve yılan yıldızlarının evrim geçirmediğinin
delillerinden biridir. Günümüzdeki yılan yıldızlarından hiçbir farkı olmayan bu fosil karşısında, evrimcilerin
yapabileceği aklıcı ve bilimsel hiçbir açıklama yoktur.

Coelacanth, Coelacanth fosili
Coelacanth
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 145 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Eichstatt, Almanya
Coelacanth uzun yıllar Darwinistler tarafından sözde bir ara form örneği olarak sunulmuştur. Ancak evrimcilerin
yarı balık yarı sürüngen, soyu tükenmiş bir tür olduğunu iddia ettikleri bu balık, günümüz denizlerinde
canlı olarak yakalanmıştır. Bugüne kadar yaklaşık 200 canlı örneğinin yakalandığı Coelacanth'ın bulunmasıyla
bu canlı hakkındaki iddiaların bir aldatmacadan başka bir şey olmadığı da ortaya çıkmıştır. Coelacanth,
ara bir form değil, derin sularda yaşayan tam ve kusursuz sistemlere sahip olan bir balıktır. Bilinen en eski
fosil örnekleri 410 milyon yıl öncesine ait olan Coelacanth'lar, yaklaşık yarım milyar yıldır hiç değişmeden
varlıklarını devam ettirmektedirler.

Evrimcilerin "sudan karaya geçiş" iddialarının bir sahtekarlıktan ibaret olduğunu gösteren Coelacanth'ın
resimde görülen fosili ise 145 milyon yıllıktır.

kerevit ve fosili
Kerevit
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 208 – 146 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Eichstatt, Almanya

Yaklaşık 200 milyon yıldır hiçbir değişikliğe uğramayan kerevitler, Darwinistlerin tüm iddialarını geçersiz
kılan somut bilimsel bulgulardan biridir. Yeryüzünün pek çok köşesinden çıkarılan milyonlarca fosil hep
aynı gerçeği ortaya koymaktadır: Tarihin hiçbir döneminde evrim yaşanmamıştır. Evrim sadece Darwinistlerin
hayallerinde olan bir hikayedir.

yılan yıldızı ve fosili
YılanYıldızı
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 150 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Eichstatt, Almanya
Yılanyıldızı, evrimi kesin olarak yalanlayan bir yaşayan fosildir. 300 milyon yıl önce yaşayan yılan yıldızları
da, 245 milyon önce yaşayan örnekleri de, 150 milyon yıl önce yaşayanlar da günümüzdekilerle tıpatıp
aynıdır. Yüz milyonlarca yıldır aynı kalan yılan yıldızları evrimin bir yalan olduğunu söylemektedir.

deniz minaresi ve fosili
Deniz Minaresi
Dönem: Mezozoik zaman, Devoniyen dönemi
Yaş: 410 - 360 milyon yıl
Bölge: Bundenbach, Almanya
Deniz minareleri, yumuşakçalar filumuna dahil olan canlılardır. Bilinen en eski örneklerine Kambriyen'in son
dönemlerinde rastlanır. Resimde görülen deniz minaresi ise 410 - 360 milyon yıllıktır. Yüz milyonlarca yıldır
aynı olan deniz minareleri evrimi geçersiz kılmaktadır.

deniz minaresi ve fosili
Deniz Minaresi
Dönem: Mezozoik zaman, Devoniyen dönemi
Yaş: 410 - 360 milyon yıl
Bölge: Bundenbach, Almanya
Bundan 410 - 360 milyon yıl önce yaşayan deniz minareleri günümüzdeki örneklerinden farksızdır. Aradan
geçen milyonlarca yıla rağmen değişmeyen deniz minareleri, canlıların herhangi bir evrim sürecinden
geçmediklerinin önemli bir delilidir.

Karides ve fosili
Karides
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 208 - 146 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluflumu, Eichstatt, Almanya
Milyonlarca yıldır hiçbir değişime uğramadan varlıklarını devam ettiren karidesler, evrim geçirmediklerini
yaratıldıklarını söylemektedirler. Eğer bir canlı bugün sahip olduğu özelliklere milyonlarca yıl önce de
sahipse, bu canlının evrimleşerek geliştiği iddia edilemez. Fosil kayıtları, evrimcilerin iddialarının doğru
olmadığının ispatıdır.

İspanya'da Bulunan Fosil Örnekleri

İspanya haritası
İspanya'nın büyük kısmını Pireneler ve Sierra Neveda gibi dağlık ve tepelik bölgeler oluşturmaktadır. Ülkenin %24'ü 1000 m'den yüksektir. Söz konusu dağlık alanlarda önemli fosil yatakları bulunmaktadır.
Kaya yapısı ise ikiye ayrılmaktadır. Yarım adanın Kuzey ve Batısı granit ve şist gibi kristal ağırlıklı kayalardan oluşurken, diğer kısmı da kireçtaşlarının yoğun olduğu tortul kayaçlardan meydana gelmektedir.
İspanya'dan elde edilen fosiller arasında, Devoniyen dönemine (417 - 354 milyon yıl) ait kolsuayaklılar (brakipod) ve değişik deniz canlıları fosilleri, Karbonifer döneme (354 - 290 milyon yıl) ait çok çeşitli bitki ve hayvan türleri fosilleri, Senozoik zamana (65 milyon yıl - günümüz) ait çok sayıda memeli, sürüngen, deniz canlısı, kuş ve bitki türleri fosilleri vardır.
Tüm bu fosiller, Darwinistlerin büyük bir açmazda olduğunu göstermektedir. Çünkü bu bulgular, kademeli evrim iddiasını destekleyen tek bir delil dahi sunmazken, canlıların yoktan var olduklarını ve jeolojik devirler boyunca değişmediklerini gösteren milyonlarca örnek ortaya koymaktadır. Bunun anlamı ise açıktır: Canlılar evrimleşmemiştir. Tüm canlıları Yüce Allah yaratmıştır.
Ordesa Kanyonu, Bardenas Reales, İspanya
600 metre yüksekliğindeki kireçtaşı kayaçlarından oluşan Ordesa kanyonu.
Küçük resim: Bardenas Reales, İspanya

Çek Cumhuriyeti'nde Bulunan Fosil Örnekleri

Çek Cumhuriyeti haritası
Çek Cumhuriyeti'nin coğrafi yapısının büyük kısmını Bohemya bölgesindeki dağlık alan oluşturur. Deniz seviyesinden yaklaşık 900 metre yüksekliğinde olan bu alan, Çek Cumhuriyeti'nin fosil açısından da oldukça zengin olan bir bölgesidir.
Bohemya'da, Proterozoik devirde (2.5 milyar - 545 milyon yıl) yaşamış olan mikro canlıların fosillerinin yanı sıra, Kambriyen (543 - 490 milyon yıl) ve Devoniyen (417 - 354 milyon yıl) dönemi canlılarına ait de pek çok fosil örneği bulunmuştur. Bunlar arasında en dikkat çekici olanı, 1300 farklı türde trilobit fosilidir. Bu fosiller, yaklaşık 300 tanesi Fransız paleontolog Joachim Barrande tarafından isimlendirildiği için, Barrende trilobitleri olarak da adlandırılmaktadır. Barrende trilobitlerinin en çok rastlandığı oluşumlardan biri Jince Oluşumu'dur. Kambriyen döneminde soğuk bir iklime sahip olduğu bilinen Jince'de, Paleozoik zamanda (543 - 251 milyon yıl) yaşamış daha pek çok deniz canlısına ait fosil örneği elde edilmiştir.
Çek Cumhuriyeti'nde bulunan zengin fosil kaynakları, gerçek doğa tarihinin anlaşılması açısından önemlidir. Bu bulgular, Darwinistlerin iddia ettiği evrimsel sürecin hiçbir zaman yaşanmadığını göstermektedir. Canlılar evrimcilerin iddia ettiği gibi sözde ilkel bir atadan türememiş, her bir tür fosil kayıtlarında kendisine has özelliklerle bir anda belirmiştir. Yaratılış'ın önemli bir delili olan bu gerçek, Darwinizm'e büyük darbe vurmuştur.
Ordesa Kanyonu
Zengin fosil yataklarıyla ünlü olan Bohemya'da yüz milyonlarca yıllık fosiller elde edilmiştir. Bu fosillerin her biri, canlıların evrim geçirmediğini, Allah tarafından yaratıldığını göstermektedir.

Eğrelti Otu ve fosili
Eğrelti Otu
Dönem: Paleozoik zaman, Karbonifer dönemi
Yaş: 360 - 286 milyon yıl
Bölge: Leon, İspanya
360 - 286 milyon yıl önce yaşayan eğrelti otları günümüzdeki örnekleriyle aynıdır. Yüz milyonlarca yıl
boyunca değişmeden aynı kalan bu bitkiler, evrim teorisinin büyük bir yalan, Allah'ın yaratışının
apaçık bir gerçek olduğunu ortaya koymaktadır.

kurbağa ve fosili
Kurbağa
Dönem: Senozoik zaman, Miosen dönemi
Yaş: 12 milyon yıl
Bölge: Çek Cumhuriyeti
Kurbağaların hep kurbağa olarak var olduklarını gösteren delillerden biri de resimde görülen, 12 milyon
yaşındaki kurbağa fosilidir. 12 milyon yıl önce yaşamış kurbağalarla, günümüzdeki örnekleri arasında hiçbir
fark yoktur.

İtalya'da Bulunan Fosil Örnekleri

İtalya haritası
mermer yatakları, İtalyan Alpleri
Mermer yatakları genellikle bir zamanlar okyanus altında bulunan mercan resiflerinin bulunduğu alanlarda veya sıradağların zeminlerinde bulunur. Resimde İtalyan Alpleri'ndeki mermer yatakları görülmektedir.
İtalya'daki kaya yapısının büyük bölümünü, eski Avrupa'nın belli bölümlerini kapladığı bilinen Tethys denizinin zemini oluşturmaktadır. Jeolojik araştırmalar, günümüzden 165 milyon yıl önce, dünyadaki tek kıta olan Pangea'nın ayrılmaya başlamasıyla birlikte Tethys denizinin büyük bir deniz olarak ortaya çıktığını göstermektedir. Oldukça büyük bir alanı kaplayan Tethys denizi, ekvator çizgisine yakın olduğundan, tropik özellikte olan bir denizdir. Jeolojik devirler içinde (milyonlarca yıl) yer hareketleri sonucunda yavaş yavaş kuzeye itilen Tethys denizinin içinden, kara parçalarının yükselmesiyle bundan yaklaşık 65 milyon yıl önce Akdeniz ortaya çıkmıştır.
Bir zamanlar Tethys denizinin zemini olan İtalya'nın kayalıklarında, çok sayıda deniz canlısının fosili bulunmaktadır. Bu fosiller deniz canlılarının bilinen tüm türlerinin sahip oldukları kompleks yapılarla birden ortaya çıktıklarını, yani yoktan yaratıldıklarını göstermektedir. Bu canlıların sözde ortak bir atadan geldiklerini ve birbirlerinden türediklerini gösteren ise hiçbir fosil yoktur. Darwinizm fosil bulguları karşısında yenilgiye uğramıştır, yüz milyonlarca fosil örneği bu yenilgiyi gün yüzüne çıkarmıştır.
Monte Bolca fosil sahası, İtalya, fosil araştırmaları
a) İtalya'daki Monte Bolca fosil sahasında bulunmuş olan bir balık fosili. b)Monte Bolca'da yapılan fosil araştırmaları. c) İtalya'daki Butterloch kanyonu Permiyen dönemine (290 - 248 milyon yıl) ait kaya yapısına sahiptir.

Çulluk Balığı ve fosili
Çulluk Balığı
Dönem: Senozoik zaman, Miosen dönemi
Yaş: 6 milyon yıl
Bölge: Fiume, Marecchia, İtalya
Çulluk balıkları Centriscidae familyasına dahildirler. Vücutlarının ön kısımları zırhlıdır. Sırt yüzgeçleri dikenlidir.
Resimde görülen çulluk balığı 6 milyon yaşındadır ve günümüzde yaşayan çulluk balıklarının sahip olduğu tüm
özelliklere sahiptir. Bu durum, çulluk balıklarının milyonlarca yıldır değişmediklerini, herhangi bir ara
aşamadan geçmediklerini göstermektedir.

denizatı ve fosili
Denizatı
Dönem: Senozoik zaman, Oligosen dönemi
Yaş: 26 milyon yıl
Bölge: İtalya
Syngnathidae familyasına dahil olan denizatları, milyonlarca yıldır değişmeyen yapılarıyla evrim teorisine
meydan okuyan canlılardan biridir. Resimde görülen denizatı fosili 26 milyon yaşındadır ve günümüzde yaşayan
denizatlarının aynısıdır.

Sarı Kuyruk Balığı ve fosili
Sarı Kuyruk Balığı
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 48 milyon yıl
Bölge: Monte Bolca, Verona, İtalya
İtalya'da elde edilen farklı balık türü fosillerinden biri de sarı kuyruk balığı fosilidir. Resimde görülen sarı
kuyruk fosili 48 milyon yıllıktır. 48 milyon yıl önce yaşayan sarı kuyruk balıklarının tüm özelliklerinin bugün
yaşayan sarı kuyruklarda da aynen olması, evrimin gerçek olmadığını göstermektedir.

yusufçuk larvası ve fosili
Yusufçuk Larvası
Dönem: Senozoik zaman, Miosen dönemi
Yaş: 10 milyon yıl
Bölge: Cueno, İtalya
Yusufçukların kendi fosilleri gibi larvalarının fosilleri de evrimin hiçbir zaman yaşanmadığını
göstermektedir. Resimdeki 10 milyon yıllık yusufçuk larvasının, günümüzdeki yusufçuk larvalarından
hiçbir farkı yoktur. Bu farksızlık, evrimin hayal ürünü bir hikaye olduğunu gözler önüne sermektedir.

deniz iğnesi ve fosili
Deniz İğnesi
Dönem: Senozoik zaman, Miosen dönemi
Yaş: 23 - 5 milyon yıl
Bölge: Berni, İtalya
Denizatlarıyla aynı takımdan olan deniz iğneleri, ince ve uzun bir vücut yapısına sahiptirler. Deniz iğneleri de
evrimi geçersiz kılan yaşayan fosil örneklerinden biridir. Resimdeki deniz iğnesi fosili 23 - 5 milyon
yaşındadır ve günümüzdeki deniz iğneleriyle tıpatıp aynıdır.

İngiltere'de Bulunan Fosil Örnekleri

İtalya haritası
İngiltere'de elde edilen bilinen en eski fosil örnekleri Silüryen (443 - 417 milyon yıl) ve Devoniyen (417 - 354 milyon yıl) dönemlerine aittir. Jeolojik geçmişi 600 milyon yıldan daha eskiye dayanan İngiltere'de, geçmişte hem tropik iklimin hem de buzul çağının yaşanmış olması, deniz seviyesindeki değişiklikler, volkanik patlamalar ve erozyonlar nedeniyle farklı türlerde canlılara ait fosillere rastlanmaktadır. Çok sayıda fosil örneği elde edilen sahaların büyük çoğunluğu ise, ülkenin güneyinde yer almaktadır. Bu bölgelerden biri, çeşitli fosil sahalarına sahip olan Dorset'tir.
Bölgedeki kaya yapısı farklı özellikler göstermektedir. Ancak Dorset özellikle, "Jurasik Kıyısı" olarak adlandırılan ve Jura dönemine ait kayalardan meydana gelen sahil şeridiyle ünlüdür. Bu kıyı şeridinde farklı fosil sahaları vardır. Bu sahalardan, tüm detayları çok iyi korunmuş yüzlerce canlı türüne ait fosil elde edilmiştir. Bulunan fosillerin her biri, canlıların milyonlarca yıl boyunca hiçbir değişiklik geçirmediklerini, dolayısıyla evrim geçirmediklerini bir kez daha ortaya koymuştur.
İngiltere'deki önemli fosil sahalarının bulunduğu yerlerden biri de Lancashire'dır. Bölgedeki en eski kayalık alanlar Karbonifer döneme (354 - 290 milyon yıl) aittir. Yaklaşık 340 milyon yıl önce, bölgenin ılıman ve çok derin olmayan bir denizin tabanı olduğu kabul edilmektedir. Dolayısıyla bölgede bu döneme ait çok sayıda deniz canlısının fosili bulunmuştur.
İngiltere'de bulunan, çok sayıda farklı türe ait fosiller, canlıların sözde ortak bir atadan türediklerini ve aşama aşama geliştiklerini öne süren evrim teorisinin geçersiz olduğunu tekrar vurgulamaktadır. Diğer tüm fosiller gibi bu fosillerin de gösterdiği gerçek, canlıların evrim geçirmedikleri, yaratıldıklarıdır.
ingiltere, crock hey
İngiltere'deki ünlü fosil sahalarından biri de Crock Hey'deki taş ocağıdır. Burada elde edilen fosil örneklerinin tamamı, evrimin hiçbir zaman yaşanmadığını göstermektedir.
Jurasik, Dorset
Soldaki küçük resimde, Dorset'teki Jurasik kıyısından elde edilen amonit fosili üzerinde yapılan çalışmalar görülmektedir.
Büyük resim: Dorset'teki, Jura dönemine ait kayalardan meydana gelen sahil şeridi. Bu kayalardan çok sayıda fosil elde edilmiştir.

Atnalı yengeci ve fosili
Atnalı Yengeci
Dönem: Paleozoik zaman, Karbonifer dönemi
Yaş: 300 milyon yıl
Bölge: Crock Hey Open Cast Taş ocağı, Lancashire, İngiltere
Xiphosura (atnalı yengeçleri), Kambriyen döneminden beri var olan bir canlı türüdür. Resimde görülen örnek
ise 300 milyon yaşındadır. 300 milyon yıldır aynı olan atnalı yengeçleri, evrimcilerin kademeli evrim iddialarını
yerle bir etmektedir.
Resimde görülen fosil, negatif - pozitif görünümlü çift parçalı bir fosildir.

Yılan yıldızı ve fosili
YılanYıldızı
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 180 milyon yıl
Bölge: Eype, Dorset, İngiltere
180 milyon yıllık yılanyıldızı fosili, yılanyıldızlarının yaklaşık iki yüz milyon yıldır aynı olduklarını ortaya
koymaktadır. Günümüzde yaşayan örneklerinden bir farkı olmayan bu canlılar, evrimin geçersizliğini bir kez
daha gözler önüne sermektedir.

nautilus ve fosili
Nautilus
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 167 milyon yıl
Bölge: Freshwater, Dorset, İngiltere
Nautilus yaratılmış olduğu zamandan günümüze kadar hiçbir değişime uğramamış milyonlarca canlıdan biridir.
Resimde görülen 167 milyon yıllık nautilus fosili de, bu canlıların milyonlarca yıldır aynı olduğunun
ispatlarındandır.

bivalve ve fosili
Bivalve
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 200 milyon yıl
Bölge: Conningsby Taş ocağı, Humberside, İngiltere
Kabuklular sınıfından, çiftkabuklu bir canlı olan bivalvelerin 200 milyon yıl önce yaşayan örnekleri,
günümüzdekilerle tıpatıp aynıdır. Diğer tüm canlılar gibi, bivalveler de yaratıldıkları günden beri
aynı özelliklere sahiptirler ve değişmemişlerdir.

nautilus ve fosili
Nautilus
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 167 milyon yıl
Bölge: Burton Bradstock, Dorset, İngiltere
Bugünkü nautilusların sahip olduğu tüm özelliklere bundan milyonlarca yıl önce yaşayan nautiluslar da sahipti.
Fosil kayıtları, nautilusların asırlar boyunca hiç değişmediklerini, yani evrim geçirmediklerini
göstermektedir. Bu gerçeği gösteren örneklerden biri de, resimdeki 167 milyon yıllık nautilus fosilidir.

örümcek ve fosili
Örümcek
Dönem: Paleozoik zaman, Karbonifer dönemi
Yaş: 300 milyon yıl
Bölge: Crock Hey Open Cast Taş ocağı, Lancashire, İngiltere
300 milyon yıldır aynı olan örümcekler, evrim teorisine büyük darbe indiren canlılardan biridir. Evrimcilerin
tüm iddialarını yerle bir eden örümcekler, yüz milyonlarca yıldır aynı özelliklere sahiptirler, herhangi bir
değişikliğe uğramamışlardır.

nautilus ve fosili
Nautilus
Dönem: Mezozoik zaman, Jura dönemi
Yaş: 167 milyon yıl
Bölge: Burton Bradstock, Dorset, İngiltere
Günümüzde yaşayan nautilusların, bundan milyonlarca yıl önce yaşamış olan örneklerinden hiçbir farkı
yoktur. Bu farksızlık, evrimin asla yaşanmadığını gösteren çok önemli bir delildir.

capros, peri balığı, fosil
Capros (Peri Balığı)
Dönem: Senozoik zaman, Oligosen dönemi
Yaş: 35 milyon yıl
Bölge: Polonya
35 milyon yıl önce yaşamış Capros (peri balığı)'nın bugün yaşayan örnekleriyle tıpatıp aynı olması, evrimin
büyük bir yalan olduğunu gösteren en önemli delillerden biridir. Yaklaşık 150 yıldır devam eden
paleontolojik çalışmalarda bir tane bile evrime delil olabilecek fosil bulunamamıştır. Elde edilen tüm fosiller,
canlıların evrim geçirmediğini göstermektedir.

Rusya'da Bulunan Fosil Örnekleri

Rusya haritası
Rusya'da, Sibirya'da elde edilen donmuş hayvan fosillerinin yanı sıra, çok sayıda amber içinde fosil elde edilmiştir. Bu fosiller, Baltık amberleri olarak adlandırılan amberlerdendir. Baltık amberleri, Batı'da Berlin'den Doğu'da Ural dağlarına kadar uzanan oldukça geniş bir coğrafyada bulunmaktadır. Baltık amberlerinin büyük çoğunluğu Eosen dönemine (54-37 milyon yıl) aittir.
Bu amberlerin büyük kısmı bugün Rusya'nın sınırları içinde olan Samland bölgesinde bulunur. Bu bölgedeki amberler, toprağın ortalama 25 - 40 metre altındadır. Amberin bulunduğu katmana 'mavi toprak' tabakası denir. Her 1000 kg.lık toprak yaklaşık 1 kg.lık amber içerir ve bunlardan da sadece bir kaç yüz tanesinden biri, içinde fosil barındırır.
Amberlerin renkleri, oluşum süreçleri ve diğer bazı fiziksel özellikleri, oluştukları döneme ve reçinenin salgılandığı ağacın türüne göre değişir. Bilinen en eski amber örnekleri Karbonifer döneme (354 - 290 milyon yıl) aittir. Karbonifer dönemi amberlerine en çok İngiltere ve ABD'de rastlanmaktadır.
Rusya'daki fosil yatağı
Rusya'da amberlerin bulunduğu sahalardan biri.
Amber içindeki fosillerin meydana gelmesi için, canlının reçineye yakalanmasından sonra iki önemli süreç arka arkaya yaşanır. Birincisi, soğuma ya da kuruma nedeniyle oluşan katılaşmadır. İkincisi de, reçine içindeki canlının dokularının çürümesidir. Bu çürüme esnasında canlının bedeninden salgılanan sıvılar, reçinenin sıvısıyla karışarak özel bir yapı oluşturur. Canlının bedeni, adeta bir baloncuk görünümündeki bu köpüğümsü yapının içinde muhafaza olur. Reçinenin tam anlamıyla ambere dönüşmesi içinse, pek çok kimyasal ve jeolojik aşamadan geçmesi gerekir.
Amber içindeki fosiller pek çok bilim adamının önemli uğraş alanlarındandır. Amberler içinde yuvasına yemek götüren, savunma halinde, kamufle olmaya çalışan, yavrularını korumaya uğraşan, düşmanlarını etkisiz hale getirmek için kimyasal madde salgılayan pek çok canlının o anki halleriyle fosilleşmiş örnekleri vardır. Ve tüm bu örnekler, canlıların sahip oldukları özelliklerin milyonlarca yıldır değişmediğinin, yani evrim diye bir sürecin asla yaşanmadığının delilidirler.

Polonya'da Bulunan Fosil Örnekleri

polonya haritası
Baltık amberlerinin bulunduğu ülkelerden biri de Polonya'dır. Baltık bölgesi, en zengin amber kaynaklarından biridir. Bölgede elde edilen amber içindeki fosillerin ortalama yaşı 35 - 40 milyon yıldır, ancak daha eski tarihli örneklere de rastlanmaktadır. Baltık amberlerini, diğer amberlerden ayıran en önemli özelliklerden biri bu amberlerin içerdiği asit çeşididir. Succinic asit olarak adlandırılan bu asit, Eosen dönemde (54-37 milyon yıl) bölgede yaşamış olduğu varsayılan bir ağaç türünün reçinesinde bulunmaktadır.
Baltık amberlerinde elde edilen hayvan fosillerinin büyük çoğunluğunu eklembacaklılar oluşturmaktadır. Solucanlar, yumuşakçalar ya da çeşitli omurgalı canlılara ait fosil örneklerine ise nadir olarak rastlanır. Amber içindeki bu fosiller sineklerin hep sinek, kelebeklerin hep kelebek, tırtılların hep tırtıl kısacası canlıların tarih boyunca hep aynı olarak var olduklarını göstermektedir. Bu yönüyle de, evrim teorisini büyük bir çıkmaza sokmaktadır. Kimi zaman yumurtalarıyla, kimi zaman avlarıyla, kimi zaman larvalarıyla, kimi zaman larvadan çıkış halleriyle fosilleşmiş olan bu canlılar, on milyonlarca yıldır aynı özelliklere sahip olduklarını ve aynı şekilde yaşadıklarını, herhangi bir evrim sürecinden geçmediklerini söylemektedirler.
ingiltere crock hey
Baltık amberleri oldukça geniş bir bölgeden elde edilmektedir. Resimde bölgede yapılan araştırmalardan biri görülmektedir.

Ceratopogonidae ve fosili
Ceratopogonidae
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Canlıların başka canlılardan türemedikleri ve aşamalı olarak evrimleşmediklerinin en önemli delili fosil
kayıtlarıdır. Günümüzde yaşayan örnekleriyleaynı olan, 45 milyon yaşındaki bu canlılar da bu gerçeği bir kez daha
ortaya koymaktadır.

Yürüyen Çalı Larvası ve fosili
Yürüyen Çalı Larvası
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Yürüyen çalı böcekleri birer kamuflaj ustasıdırlar. Görünümleri ağaç dalı veya yaprağını andırır. Üzerinde
bulundukları daldan ayırt edilmeleri neredeyse imkansızdır. Bundan 45 milyon yıl önce yaşayan çomak böcekleri
de, bugünküler de kendilerini aynı sistemle düşmanlarından korumakta, aynı şekilde kamufle olmaktadırlar.
Söz konusu canlıların 45 milyon yıldır değişmeyen yapıları, evrim olmadığının delilidir.

İşçi Karınca, Yaprak Biti Larvası, fosiller
İşçi Karınca ve Yaprak Biti Larvası
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Karınca, zarkanatlılardan, toplu olarak yaşayan, yuvaları toprağın altında olan ve birçok türü bulunan
böceklerin genel adıdır. Koloniler halinde yaşayan karıncaların yaklaşık 8000 türü vardır. Her türün kendine
has özellikleri bulunmaktadır. Bu amberin içinde işçi karıncayla birlikte, yaprak biti larvası da
fosilleşmiştir. Yaprak bitleri çoğunlukla karıncalarla iş birliği içinde bulunabilirler, çünkü bazı karıncalar yaprak
bitlerini beslerler.

Günümüzdeki karıncalar ve yaprak bitleriyle tamamen aynı olan, 45 milyon yıllık bu canlılar evrim teorisinin
iddialarına meydan okumaktadır.
Yaprak biti larvası (üstte solda)

yengeç örümceği ve fosili
Yengeç Örümceği
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Küçük bir yengeci andıran bu örümceğin, bilinen yaklaşık 2000 ayrı türü vardır. Resimde görülen amber
içindeki yengeç örümceği 45 milyon yaşındadır. Ve bugünkü yengeç örümceklerinin aynısıdır.

yaprak biti larvası ve fosili
Yaprak Biti Larvası
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Pemhbigidae familyasına dahil olan bu bitlerin kanatları yoktur. Çoğunlukla ağaçlarda yaşar, kimi zaman da
otlar ve diğer bitkiler üzerinde görülürler. Resimde görülen yaprak biti larvası fosili 45 milyon yaşındadır.
45 milyon yıldır aynı olan bu bitler, evrimin tüm iddialarını yerle bir etmektedir.

tatarcık ve fosili
Tatarcık
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Diğer pek çok konu gibi, böceklerin kökeni konusunu açıklamaktan da aciz olan Darwinistler, amber içindeki
fosiller karşısında da bilimsel hiçbir açıklamada bulunamazlar. Bu canlılar, evrimin asla yaşanmadığının açık
birer delilidirler.

uzun bacaklı sinek ve fosili
Uzun Bacaklı Sinek
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Diptera takımına dahil olan bu sinek milyonlarca yıldır tüm özelliklerini aynen muhafaza etmiş, herhangi bir
değişikliğe uğramamıştır. 45 milyon yıl boyunca aynı kalan sinekler, evrimi geçersiz kılmaktadır.

yaban arısı ve fosili
Yaban Arısı
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Resimde Baltık amberi içinde 50 milyon yıllık bir yaban arısı fosili görülmektedir. 50 milyon yıldır aynı olan
yaban arıları, diğer tüm canlılar gibi, yaban arılarının da evrim geçirmediklerini, onları Allah'ın yarattığını
göstermektedir.

evcikli böcek ve fosili
Evcikli Böcek
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Trichoptera takımına dahil olan evcikli böceklerin larvaları, balıkçılıkta yem olarak kullanılır. Evcikli böcekler
milyonlarca yıldır yapılarını ve özelliklerini muhafaza etmiş, herhangi bir değişikliğe uğramamışlardır. 50 milyon
yıllık amber içindeki evcikli böcek fosili de, bu canlıların değişmediğinin bir delilidir.

taş sineği ve fosili
Taş Sineği
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 54 - 28 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Boyları 5 - 50 mm arasında değişen, iki uzun antene sahip olan ve larvaları balıkçılıkta yem olarak kullanılan
taş sinekleri milyonlarca yıldır hiçbir değişikliğe uğramamışlardır. Resimde görülen 54 - 28 milyon yıllık
amber içindeki taş sineği fosiliyle günümüzde yaşayan taş sinekleri tıpatıp aynıdır.

hamam böceği ve fosili
Hamam Böceği
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 54 - 2850 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Hamam böceği, bilinen en eski kanatlı böcektir. Fosil kayıtlarında bundan tam 350 milyon yıl önce Karbonifer
döneminde ortaya çıkmaktadır. Bu canlı, en küçük bir harekete, hatta bir hava akımına karşı bile oldukça
hassas olan çeşitli uzantılarıyla, mükemmel kanatlarıyla, nükleer radyasyona bile karşı koyabilecek dayanıklı
yapısıyla, yüz milyonlarca yıldır aynıdır. Amber içindeki 54 - 2850 milyon yaşındaki hamam böceği de
günümüzdeki örneklerinden farksızdır.

güve ve fosili
Güve
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Güve, kelebeğe çok benzeyen bir böcek türüdür. Kelebekler ve güveler Lepidoptera adı verilen bir hayvan
takımı içinde sınıflandırılırlar. Resimde görülen ve günümüzdeki güvelerden hiçbir farkı olmayan 50
milyon yıllık güve, canlıların evrim geçirmediğini bir kez daha teyit etmektedir.

çekirge ve fosili
Çekirge
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Fosil kayıtları böceklerin, evrimcilerin iddia ettiği gibi, sözde ilkel bir ataya sahip olmadığını
göstermektedir. Fosil bulgularına göre her böcek türü kendine has özelliklerle aniden ortaya çıkmış ve
hep aynı özelliklere sahip olarak varlığını devam ettirmiştir. Bu gerçeğin ispatlarından biri de, 50 milyon
yaşındaki çekirge fosili örneğidir. Fosilin günümüzdeki çekirgelerden hiçbir farkı yoktur.

çekirge ve fosili
Çekirge
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Amber içinde fosilleri bulunan 50 milyon yıl önceki çekirgey, bugünkülerle aynıdır. Milyonlarca yıldır aynı olan
bu canlılar, evrim geçirmemiş, yaratılmışlardır.

tırtıl ve fosili
Tırtıl
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Tırtılların hep tırtıl olarak var olduklarının delillerinden biri de, resimde görülen 50 milyon yaşındaki amber
içinde tırtıl fosilidir. Aradan geçen milyonlarca yıla rağmen tüm özelliklerini aynen muhafaza eden tırtıllar,
evrimin büyük bir aldatmaca olduğunu göstermektedir.

sinek ve fosili
Sinek
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Polonya
50 milyon yıl önce yaşayan sineklerle günümüzdeki sinekler arasında hiçbir fark yoktur. Resimde amber
içinde görülen sinek fosili bu gerçeğin ispatlarından biridir.

sinek ve fosili
Sinek
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Polonya
Fosil kayıtlarında bir anda ortaya çıkan sineklerin önemli bir özellikleri de olağanüstü uçuş teknikleridir. İnsan
saniyede 10 kere bile kolunu açıp kapayamazken, ortalama bir sinek, saniyede 500 kez kanat çırpma
yeteneğine sahiptir. Üstelik her iki kanadını eş zamanlı olarak çırpar. Eğer kanatların titreşimi arasında en
ufak bir uyumsuzluk olsa sinek dengesini yitirecektir, ama hiçbir zaman böyle bir uyumsuzluk olmaz. Fosil
kayıtları sineklerin bir anda ortaya çıktıklarını göstermektedir. Bu denli kusursuz tasarıma sahip canlıların,
yeryüzünde bir anda ortaya çıkmalarının elbette evrimle açıklanması imkansızdır. Bu, Allah'ın yaratışının açık
delillerinden biridir.

kelebek ve fosili
Kelebek
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Polonya
50 milyon yıllık bu kelebek fosili, kelebeklerin aradan geçen on milyonlarca yıla rağmen aynı kaldıklarını
göstermektedir.

yaprak zararlısı ve fosili
Yaprak Zararlısı
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Resimde, günümüzdeki cüce ağustos böceklerinden hiçbir farkı olmayan 45 milyon yaşındaki bir yaprak
zararlısı görülmektedir. Bu farksızlık, evrimin hayali bir süreç olduğunun, aslında hiçbir zaman yaşanmadığının
önemli bir göstergesidir.

güve ve fosili
Güve
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Günümüzdeki güvelerle, milyonlarca yıl önce yaşamış olanların aynı olması, çok önemli bir gerçeği
göstermektedir. Bu gerçek, var oldukları andan itibaren bir değişikliğe uğramayan canlıların evrim
geçirmedikleridir. Resimde görülen 45 milyon yaşındaki güve fosili de bu gerçeği bir kez daha ortaya
koymaktadır.

kambur sinek ve fosili
Kambur Sinek
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
45 milyon yaşındaki sinek fosili, evrim teorisinin yalanlarını açığa vurmaktadır. Canlılar, Darwinistlerin
söylediği gibi sözde ortak bir atadan türememişler ve ara aşamalardan geçmemişlerdir.

kanatlı karınca ve fosili
Kanatlı Karınca
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Resimde görülen 45 milyon yıllık kanatlı karınca, günümüzdeki kanatlı karıncaların aynısıdır. 

dans sinegi, fosil
Dans Sineği
Dönem: Senozoik zaman, Eosen dönemi
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: Kaliningrad, Rusya
Canlıların var oldukları müddetçe hep aynı özelliklere sahip olduklarını, değişmediklerini ve evrim geçirmediklerini gösteren örneklerden biri de 45 milyon yaşındaki dans sineği fosilidir. Günümüzdeki dans sineklerinden hiçbir farkı yoktur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder